Türkiye’de adeta milyonların sevgilisi olan konserlerinde inanılmaz bir doluluk oranına ulaşan arabeskin Müslüm babası Müslüm Gürses kimdir? Bu yazımızda Müslüm Gürses nerelidir? Müslüm Gürses’in albümleri ve filmleri nelerdir? Müslüm Gürses’in müzik kariyeri nasıl ilerlemiştir? Müslüm Gürses ne zaman ölmüştür? sorularının cevaplarını bulabileceksiniz.
Müslüm Gürses Kimdir? Biyografisi ve Hayatı
Asıl adı Müslüm Akbaş olan ünlü sanatçı 7 Mayıs 1953 tarihinde Urfa’nın Halfeti ilçesine bağlı Fıstıközü köyünde, kerpiç yapımı bir evde dünyaya gelmiştir. Ekonomik durumu yerinde olmayan ailenin, anne Emine Akbaş ve baba Mehmet Akbaş’ın, Müslüm dışında Zeyno ve Ahmet isminde iki çocukları daha vardı. Baba Mehmet Akbaş çiftçilikle uğraşır, bağlama çalardı. Müslüm 3 yaşına gelene kadar Şanlıurfa’da yaşayan aile, maddi sıkıntılardan dolayı Adana’ya göç etti. İlkokulu bitirdikten sonra eğitimine devam edemeyen sanatçı, terzilikten kundura çıraklığına kadar farklı mesleklerde çalıştı.
Müziğe ilgisi çok küçük yaşlarda vardı, o da babası gibi bağlama çalıyor, anılarından bahsederken söylediği gibi, damda yatarken uzun hava söylüyordu. Ağabeyi ve annesinin ölümünün ardından psikolojik sıkıntılar yaşayan sanatçı içe dönük, çekingen bir kişiliğe bürünerek müziğe daha fazla sarıldı.
15 yaşında iken, 1968 yılında Adana’da bir çay bahçesinde düzenlenen ses yarışmasına katıldı. Bu yarışmaya katılmak da onun için kolay olmamıştı. Babası engel olmak için elinden geleni yapmıştı, hatta yarışmadan bir gece önce Müslüm uyurken onun saçlarını bile kesmişti. Ancak yarışmaya katılmayı kafasına koyan sanatçı, o güne özel bit pazarından gidip kıyafet bile almıştı. Katılmak için çaba gösterdiği yarışmada birincilik ödülü kazanmış ve bugünden sonra Gürses soyadını almıştır.
Bu yarışma sonrası terziliğe geri dönen Gürses, bir yandan Halkevi’ne gitti. Yerel bir radyo olan Çukurova Radyosu’na sanatçı oldu, cumartesi günleri türkü söyledi. Dönüm noktası ise arkadaşının teklifi ile geldi. Bir gazinoda şarkı söyleyen Sadık Altınmeşe isimli assolistin hastalanmasından dolayı onun yerine sahneye çıkması istenmişti. Sahnede gösterdiği performans sonrası herkes etkilenmişti, 1968 yılında İstanbul’a gelerek çıkardığı “Emmioğlu/Ovada Taşa Basma” plağı ile 300.000 adet sattı ve o dönem için başarısıyla tarihe geçti.
Müslüm Gürses’in Müzik Kariyeri
1969 yılında Palandöken firmasından çıkan “Sevda Yüklü Kervanlar/Vurma Güzel Vurma” isimli 45’lik plağı da 300.000 sattı. Askerliğini yapıp döndükten sonra, farklı plak firmalarıyla çalışarak plaklar çıkardı, ayrıca 1979 yılında çevirdiği ilk uzun metrajlı filmi “İsyankar” ile Yeşilçam Sinemasına adım atarak toplamda 38 filmde rol aldı.
Günden güne ünlenen sanatçı, 1978 yılında çıktığı Anadolu turnesinde, Tarsus’tan Adana’ya giderken şoförünün uyuyakalması nedeniyle büyük bir trafik kazası geçirdi. Bu kazada paramparça olan arabadan şoförü ölü çıktı ve öldü sanılan Müslüm Gürses de morga kaldırıldı. Morgda gözünü açtıktan sonra, yaşadığı fark edilen sanatçı acilen ameliyata alındı. Bu ameliyat sonrası hayatı tamamen değişir, ciddi ameliyatlar sonunda başına plaka takıldı. Koku alamama, az işitme ve yavaş konuşma gibi ağır hasarlar kaldı. Kalan baş ağrıları da cabasıydı, artık çok dikkatli olması gerektiği bir döneme girdi ve alacağı bir darbe ile kör olma riskini de hep taşıdı. O güne kadar yaşadığı tüm zorluklar ve bu kazanın da ardından ses getirecek “Özür Diliyorum Senden”, “İsyankar” ve “Ben İnsan Değil Miyim?” albümlerini çıkardı.
Müslüm Gürses’in Evliliği ve Aramızdan Ayrılışı
1982 yılında çıktığı Malatya turnesinde çocukluk aşkı Muhterem Nur ile tanıştı. Kendisine yönlendirilen teklifi kabul etmeyecekken Muhterem Nur ile aynı sahnede çıkacağını duyunca kabul etmişti. Muhterem Nur’un son dönemlerine denk gelen yükselişinde, Malatya’daki sahnede önce Nur çıkacak, akabinde Gürses çıkacaktı. Bu duruma sinirlenen Nur, repertuarında Gürses’in şarkılarından birini söyledi ve ardından sahnede aralarında münakaşa çıktı.
Nur’a tokat atmaya giden bu tartışmanın ardından turneden ayrılmaya karar veren Nur, otelden çıkacakken Gürses’i bağlama çalarken gördü ve aldığı özrün de ardından arkadaşlıkları başladı. 4 yıllık arkadaşlığın ardından evlenmeye karar verdiler. Başlayan bu birliktelikte birbirlerine her zaman destek oldular. İkisinin zor bir yaşamı olması, tanıştıkları dönemde Nur’un şöhretinin son dönemleri oluşu ve Gürses’in alkol problemi gibi sıkıntıları vardı. Her ikisi de sonraki dönemde röportajlarında bahsettiği gibi hayatlarını birbirlerine adamış ve yaralarını sarmışlardı.
Arabesk müzik kültüründe alt kültür yaratacak “Müslümcüler” adında bir hayran kitlesi edindi. Hepimizin bildiği gibi, acı ve hayata karşı duyulan isyankar duygular sayesinde, hayran kitlesi Müslüm Baba’nın konserlerinde kendilerini jiletlediler. Usta sanatçı ise bu durumdan memnun olmadığını her defasında konserleri esnasında dile getirip, hayranlarına bunu yapmamaları için uyarılarda bulundu. 90’lı yılların sonlarında birçok çevre tarafından eleştirildi, eski ilgisini yitirmeye başladı.
Arabesk tarzından farklı olarak pop ve rock tarzında ünlü sanatçıların şarkılarında düet yaparak karşımıza çıktı. Nilüfer’in “Olmadı Yar”, Teoman’ın “Paramparça” ve Tarkan’ın “İkimizin Yerine” isimli parçalarını kendi tarzında seslendirdi. 18 Kasım 2012 tarihinde by-pass ameliyatı geçirdikten sonra zor günleri başladı. Çoklu organ yetmezliği (akciğer, bağırsak, karaciğer ve böbrek yetmezliği) sorunu yaşayan Gürses 4 ay yoğun bakımda kaldıktan sonra 3 Mart 2013 tarihinde hayata gözlerini yumdu.
Müslüm Gürses’in Rol Aldığı Sinema Filmleri
Ağlattı Kader, Amerikalılar Karadeniz’de 2, Anlatamadım, Bağrı Yanık, Balans ve Manevra, Beleşçiler, Bir Akıllı Bir Deli, Bir Yıldız Doğuyor, Çare Sende Allah’ım, Çığlık, Dertler İnsanı, Dünya Boştur, Esrarlı Gözler, Garibanlar, Güldür Yüzümü, Hasret, İkizler, İsyankar, İtirazım Var, Kader Rüzgarı, Kısmetin En Güzeli, Kul Kuldan Beter, Kul Sevdası, Küskünüm, Muhabbet Kuşları, Mutlu Ol Yeter, Oğlum, Ömerçip, Seher Vakti, Sev Yeter, Sevmemeli, Şov Bizinıs, Talihsizler, Töre, Yalnızlık Korkusu, Yaranamadım, Yıkıla Yıkıla, Zeytin Gözlüm